Yaşam

Para özgürlük müdür yoksa bir pranga mı?

Bir an çok parasız olduğunuzu düşünün, öyle paranız yok ki, iki işte birden çalışmak zorundasınız. Bunun nedeni de yüklü miktarda borç yapıp, ortadan kaybolan kardeşiniz. Onun borcunu üstlenmişsiniz, bu yüzden eşinizle aranız bozulmuş, çocuğunuzun istediği en temel şeyler bile lüks halini almış sizin için… Bir gün çocuğunuzla gittiğiniz bir alışveriş merkezinde 80’lerine gelmiş bir kadın size piyango hakkını veriyor ve sonucunda yüklü miktarda paranın sahibi oluveriyorsunuz. Ne yaparsınız?

PİYANGODAN ÇIKAN PARA İŞTE DİYEMEZSİN!

Japon senarist ve yapımcı Genki Kawamura’nın yazdığı, Defne Gürtunca’nin çevirdiği ‘Milyon Dolarlık Adam’ isimli kitap, işte tam da böyle başlıyor. Japon edebiyatıyla ilgilenenler Kawamura’nın adını zaten biliyorlardır ama bileyenler için yazayım; kendisi 14 dile çevrilen ve uluslararası çok satan kitapların yazarı. Hatta ilk kitabı ‘Bir Gün Kediler Dünyadan Yok Olsaydı’ sadece Japonya’da iki milyondan fazla satmış. Doğan Kitap’tan çıkan ‘Annem Kokan Çiçekler’ de geçtiğimiz yıllarda Türkiye’de okuyucuyla buluşmuştu.

Bu ara bilginin ardından yine konuya dönmek gerekirse kahramanımız Kazuo, önce piyangodan para kazananlarla ilgili derinlemesine bir araştırma yapıyor. Çıkan sonuçlar fazla paranın çarçur olduğu, kazanana uğursuzluk getirdiği, aile hayatlarının dağıldığı, kişilerin hayatını mahvettiği yönünde. Zaten gittiği bankada da kazandığı yüklü miktarı nasıl değerlendireceğiyle ilgili bir broşür veriyorlar kendisine… Kazuo da bundan etkilenip, piyango parasını çarçur eden insanlarla aynı kaderi paylaşmamak için ilginç bir yola başvuruyor. 15 yıldır görüşmediği zengin arkadaşına paralarla birlikte gidiyor ve kendini garip bir koşturmacanın tam ortasında buluyor.

Milyon Dolarlık Adam,Genki Kawamura, Çevirmen: Defne Gürtunca, 168 syf., Doğan Kitap, 2024.

GÜVENMEK BİRİNİ KÖTÜ İNSAN YAPAR MI?

Genki Kawamura, konuyu o kadar iyi aktarıyor ki, durup “15 yıl görüşmediğin, seni pek de önemsemediği aşikar olan arkadaşına nasıl güvenirsin?” diyemiyorsunuz. Ama Kazou bunu, kitabın ilerleyen bölümlerinde kızı Madoka’ya bir arkadaşının başına gelmiş gibi şu sözlerle izah ediyor: “Arkadaşımda suç. En yakın arkadaşını 15 yıl sonra görmüş, parasını ona emanet etmiş.” Madoka ise bu konuya küçük olmasına rağmen ilginç bir bakış getiriyor: “Sen de, arkadaşın da, arkadaşının kaçıp giden en yakın arkadaşı da kötü insanlar değilsiniz bence. Yani yakın arkadaşın hala o kişiye ‘en yakın arkadaşım’ diyor, değil mi? Parasını çaldığı halde ona güveniyor. O yüzden bence kötü insanlar değiller… Sanırım.” (Sayfa 143)

PARANIN VE SORULARIN PEŞİNDE

Kitap boyunca Kazuo’nun parayı bulması niyetiyle okuyor, ne olacağını merak ediyorsunuz. Ama kitap boyu hem açık açık hem de alttan alta şu soru soruluyor: “Para özgürlük müdür yoksa pranga mı?”

Belli bir miktardaki parayı idare eder, isteklerine kavuşabilirsin, evet, ya sonra? Çok paraya alıştıktan sonra hayat eskisi gibi zevkli gelir mi sana? Dolunayı izler misin eskisi gibi mesela ya da eskisi gibi zevk alır mısın hayatın minik sürprizlerinden? Kazuo sadece kendisine çıkan paranın peşine düşmüyor aynı zamanda bu soruların peşine de düşüyor.

Çok parası olduğu halde dokunamayanla da, para semineri verip milleti uyutan mentorla da, parasını bahisle daha da katlamaya çalışanla da karşılaşıyor ve kendine göre yorumlamaya çalışıyor. Kazuo’nun kedisinin isminin Mark Zuckerberg oluşu güzel bir ironi.

Japon parasının üzerinde resimleri olan Hideyo Noguçi ve İçiyo Higuçi’nin para yüzünden acı çekmiş olmalarına rağmen ölümlerinden sonra paranın yüzü olmaları da oldukça ilginç bilgiler. Kitapta kimi zaman ünlü düşünür ve zenginlerin parayla ilgili sözleri ara ara yerine tam otursa da, ara ara havada kalıyor. Ama kitap, heyecanla kendisini okutuyorken, para hakkında bol bol düşündürüyor da… Satırlarıma son verirken, Türkiye’de yaşayıp, bu dönemde parayı bulursak da ekonomi karşısında durumu belirsiz olduğu için bol parayı niyet etmeyi diliyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

- -
Başa dön tuşu